Eğer yaşam enerjisi düşükse veya vücudumuzdaki akışında bir blokaj varsa biz
- Zayıf
- Yorgun
- Depresif, sinirli
- Hastalıklara karşı korumasız.
İnançlarımızın Önemi
- Neye inanırsak hayatımızda onu yaratırız.
- Sağlıklı, mutlu, bolluk içinde yaşıyacağımıza inanıyormuyuz?
- İnançlarımız bizim mi, yoksa başkalarına mı ait?
İnançlarımızı Nadiren Sorgularız.
Neden sağlıksız, mutsuz, fakir, yanlız, sevgisiz olacağıma inanıyorum?
Bu gerçekten doğru mu?
Bu inanç benim için şimdide geçerli mi?
Bu inanç nereden kaynaklanıyor? Bana mı ait başkalarından mı edindim?
Hayatımda bu inancımı değiştirecek değişiklikler oldu mu?
Bu inancı terkedersem benim için daha iyi olur mu?
Negatif düşünce kalıpları hastalıkları yaratır.
Suçluluk duygusu, endişe- Kendine ve insanlara karşı, öfke, kin, nefret, intikam
- Kendine kızma, suçlama, nasıl seveceğini bilememe
- Sevgi ve destek bulma ihtiyacı.
- Kendini yeterince sevmeme, hoşlanmama. Sevilmediğini hissetme
- Anlamsızlık duygusu. Yararsızlık, yetersiz hissetme. Kendini reddetme (Alkolizm)
- Umutsuzluk ve çaresizlik
- Aşırı korkular. Hayattan, cinsellikten, yanlızlıktan, gelecekten, ölümden ... İşleri yetiştirememekten korkma,
- Aşırı dar görüşlülük. İyi ve güzeli görmeyi reddetmek.
- Kendini ve başkalarını sürekli eleştirme, içerleme, aşağılama.
- Herşeyin kusursuz olmasını sürekli isteme
- Cezalandırma arzusu
- Kendini aldatılmış, kurban, mağdur gibi hissetme
- Boğucu sevgi. Kendi bireyliğini, bağımsızlığını, özgürlüğünü hissedememe.
- Huzursuz aile ortamı
- İncinme, aşağılanma, eleştiri, güvensizlik, kendini reddetme, doyum arama
- Duygulardan kaçma, bastırma
- Yapmak istediğini yapamama
- Kendini yük altında hissetme
- İnatçılık. Eski düşünce kalıplarını değiştirmeyi redetme. Değişmeyi redetme
- Çocukluk dönemine saplanıp kalmak
- Eleştirme, Düş kırıklığı, başarısızlık, utanç (böbrek...)
- Kıskançlık
- Kendini cezalandırma
- Sabit fikirler, saplantılar, sürekli tedirginlik ve saplantılar. (Dalak)
- Kızgınlık, umutsuzluk
- Kararsızlık (Diş ve dişeti)
- Derin bir biçimde incinme yaralanma. Uzun zaman süren kızgınlık. İnsanı zamanla yavaş yavaş bitiren derin bir sır yada üzüntü. Nefretleri taşıma ( kanser )
